MUĞLA > MARMARİS > SEDİR ADASI > KEDREAI ANTİK KENTİ > KLEOPATRA PLAJI

çamlı rehberi
Çamlı, Marmaris’e çeyrek saat mesafede, yarım asır kadar uzak, endüstriyel turizm destinasyonlarının kaybettiği türden bir doğal dokuyla göz kamaştıran, kurtarılmış bir köy.
Köy, Muğla’dan Marmaris’e uzanan otobanla keşiserek azmak dedikleri bir çayın iki kıyısı boyunca uzanıyor. Aynı zamanda köy, Alinda’dan Knidos’a uzanarak Gökova körfezini dolaşan antik Karia yolu üzerinde. Batıda Karacasöğüt, doğuda Çetibeli, Gökçe köyleri ve uzaktan Akyaka ve Marmaris’le komşu.


Azmak, köyü ikiye ayırıyor; hemen yukarıda Marmaris ve çevre beldelerine içme suyu temin eden Atatürk Barajı'nı besleyen Gelibolu Deresi'nin bir uzantısı; tarımla geçinen Çamlı'nın can damarı.

Köy, turistik plajların güzergahı üzerinde olduğu için yeme-içme alternatifleri bakımından zengin. Hatta köyün asıl trafiğini oluşturan, kendine özgü birer atmosfere sahip lokantaları. Çamlı, iddialı köy kahvaltılarının adresi.
Aşağı yukarı üç yüz hanesi var. Az sayıda yazlıkçıyla beraber nüfusu bin civarında. Küçük çapta tarımın yanı sıra hayvancılık ve turizm yapılıyor. Sağlık evi, köy kahvesi, düğün salonu, oyun parkı, iskelesi,
bölgede turizme ön ayak olan merhum cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın açtığı bir camisi var. ATM, PTT şubesi, eczane, fırın, manav, berber ya da kasabı yok.

Azmağın denize döküldüğü delta, dünyada ender görülen kum türüyle meşhur Kleopatra Adası'na ziyaretçi taşıyan tur otobüslerinin varış, teknelerin kalkış noktası.
Köyün 2. kilometresinde Nuup, 6. kilometresinde ise Lusso adında iki konaklama seçeneği var. Yakın çevreden, keşmekeşten uzaklaşmak için gelenlere, haftalık kiralanabilen tatil evlerinin yerli misafirleri eklenince, Çamlı Köyü de turizm sezonundan nasibini alıyor .

İskeleden sonraki ilk girintinin adı, Kömürlük. Çamlı iskelesine inen yolu sağda bırakıp 500m ilerlediğinizde genellikle yol kenarına park etmiş birkaç araç görürsünüz. Aşağı inen patika, birkaç dakika sonra köy halkının kullandığı daracık bir plaja çıkar. Yalnız üç beş aileyi alacak kadar uzun ve dar. Çok kestane var, deniz ayakkabısı ve kamp sandalyesi getirirseniz iyi olur.

Kleopatra Plajı, karaya tekneyle 20 dakika mesafede. Suyu berrak, kumu yumuşak. Sabah saatlerinde rüya gibi. Öğleden ziyaretçi akınına uğruyor.

İncekum yaz ayları boyunca yüzlerce kişiyi kara yolundan, onlarca tekneyi deniz yolundan misafir ediyor. Plaj, köyün yabancısı olmayan bir çift tarafından işletiliyor. Soğuk içecekler, tost, gözleme gibi atıştırmalıklar bulabileceğiniz bir büfesi, piknik masaları, tuvalet/kabin alanı ve şezlongları var. Giriş ücretli. Otopark ücretli. Şezlonglar, piknik masaları ücretli. Sığ bir kumsal, suyu ılık, çocuklu ailelere göre.

Sahil boyunca yükselen palmiye ağaçlarının gölgesinde kurulu hamakları ve çadırları ile birkaç yıl kampçılara vasat bir hizmet verdikten sonra el değiştirdi; yenilendi. Denizi çoğunlukla dalgalı olan Boncuk Koyu, kum köpekbalıklarıyla üne kavuşmuş en izbe plajlardan biriydi. Yine de haftasonu adım atacak yer bulamazdınız. Sonradan sınırlı bir çevreye hitap eden seçici bir işletme tarafından kiralandı. Yani yine halkın kullanımına kapalı.
Antik Mısır kraliçesi tarafından ziyaret edildiği söylenen Kleopatra Adası ile hemen karşısındaki İncekum Plajı'nı sayarsak, Çamlı’nın Marmaris ve çevre köylerin sunduğunun toplamından daha egzotik olduğunu söyleyebiliriz. Çamlı İskelesi'nin bulunduğu kumsal, sığ olması nedeniyle rağbet görmüyor. Yine aynı nedenle özel yatlar bu kıyıya yanaşamadıkları için genellikle köyün batısındaki Lacivert Koy, Yunus Koyu, İngiliz Koyu ve marinasından dolayı Karacasöğüt koylarının tadını çıkarıyorlar.